Geçen yıllar tüm vücudumuzu etkisi altına alır. Yaşlanmak sadece iç organlarda ya da sadece ellerde olmaz mesela. Yüzümüzde de durum aynen bu şekildedir. Göz çevremiz kırışırken, ağız çevresi de boş durmaz. Gün içerisinde en çok harekete maruz kalan dudaklarımız ve çevresi zaman içerisinde gençliğini kaybeder ve yaşlılığı sembolize eden deformitelere sahip olur.
Dudak çevresi nasıl yaşlanır?
Yaşlanmanın ilk etkisi dudakların renkli kısmında görülür. Gençlikte çekici bir gerginliğe, dolgunluğa sahip olunsa da yaşlılık bu kısmı da kendisine hedef alır ve geçen yıllar, dudaklardaki hacmin sönmesine neden olur. Dudaklar incelir,sarkar ve çizgilerle dolar.
Dudak ve ağız çevresi güzelliğinin önemli kısımlarından biri de dudak kontürüdür. Derimiz ve dudağımızın birleşme yerindeki çizginin hafif kabarık olması, dudakların daha belirgin görünmesini sağlarken aynı zamanda dudakları daha çekici gösterir. Ancak bu çizgi zaman geçtikçe, yaş ilerledikçe iyice içe gömülür.
Ağız çevresindeki yaşlanmanın belirtilerinden biri de burun ve ağız arasındaki mesafenin uzamasıdır. Bu görüntü kişiye yaşlı, ağzı sarkmış gibi bir görüntü verir.
Gülümsemelerimize, ağız hareketlerimize bağlı olarak burun kenarlarımız ve ağzımız arasındaki paralel çizgiler yıllar geçtikçe derinleşir. Zaman geçtikçe bu çizgi, derin biz çizgiden ziyade bir katlanmayı andırır. Sarkan yanaklarla, bu deformitenin birleşmesi yaşlılığın en büyük sembollerinden biri olabilir yüzde.
Yaşlanmanın ağız çevresindeki belki de en kötü etkilerinden biri de kişinin ifadesini değiştirmesidir. Gençlikte hafif yukarıya doğru bakan ve kişiye pozitif bir ifade veren dudak kenarları ilk olarak düzleşir sonrasında ise aşağıya doğru bakmaya başlar. Yıllar kırışıklıklarınızı artırırken, aynı zamanda ifadenizi mutsuza çevirir.
Ve elbette tüm yüzümüze yavaş yavaş yerleşen kırışıklıklar ağız çevresinde de kendini gösterir. Özellikle dudak kenarlarındaki ve dudak üstündeki çizgiler ince ama sık bir şekilde kendini gösterir.
Ağız çevresindeki yaşlanma izleri nasıl silinebilir?
Ağız çevresinde kendini gösteren yılların izini bir çırpıda silmek neredeyse imkansızdır. Yukarıda sayılan belirtileri ortadan kaldırabilmek için tahmin edersiniz ki tek bir işlem yeterli olmayacaktır. Ama daha komplike operasyonlarla bu sorun da rahatça ortadan kaldırılabilir. Her estetik operasyon kişiye özel olduğu için, ağız çevrenizdeki yaşlanma belirtilerine en iyi gelecek operasyonlara da doktorunuzla beraber karar vermeniz gerekir.
Öncelikle dudak dolgusu, dudakların hacmini yeniden kazanması ve çizgilerden kurtulması için geçici bir çözüm vaad etse de oldukça etkilidir. Dudak dolgusu dudakların hacmini geri vermekle kalmaz, aynı zamanda dudakları daha genç gösterir, dudak kontürünü yeniden belirginleştirir ve dudak köşelerinin aşağıya bakmasını engeller. Bir taşla birkaç kuş vurmak için en iyi yollardan biridir.
Dudak köşeleri için uygulanabilecek işlemlerden bir diğeri de dudak kenarlarına yapılacak botokstur. Botoks sayesinde ağız çevresindeki kırışıklıklar hafiflerken aynı zamanda dudak köşeleri yukarıya doğru kalkar. Ayrıca orta yüzü hedef alan germe işlemi sayesinde dudak kenarları yukarıya doğru kalkacaktır. Kişi zaten yüz germe düşünüyorsa dudak kenarları çözüme kavuşacaktır.
Dudaklar ve burun arasında zaman geçtikçe uzayan mesafenin kısaltılması da mümkündür. Genellikle cerrahi bir müdahaleyle kısaltılan mesafenin izi burun tabanına saklanır.
Burun köşeleri ve dudaklar arasındaki deforme olan bölge ise yüz germe operasyonuyla hallolabilecek bir durumdur. Kişi germe işlemini düşünmüyorsa bu bölgeye botoks yapılabilir ya da yağ enjekte edilebilir. Derinin dolması ile sorun ortadan kalkacaktır.
Aynı zamanda dişlerin düzgün olması da ağız çevresinin genç görünebilmesi için büyük önem teşkil etmektedir. İnci gibi sıralı, beyaz dişler ağız gençliğinin temel öğelerinden biridir. Çünkü her yaşta bol bol gülümsemek gerekir!